geri duran,geri davranan,geri kalan,sürdükçe daima geri giden at | أَزُوحٌ |
İslam dininden çıkmak,irtidat etmek,mürtet olmak,geri dönmek,çevrilmek,geri vermek,geri almak,vaz geçmek,caymak,terk etmek,burakmak,geri çekilmek,geri istemek,eski haline dönmek | إِرْتَدَّ : إِرْتِدَاداً إِلَي ، عَلَي ، عَنْ و فِي المَثَلِ |
kıçı üzere geri dönmek,arkasına dönmek,geri durmak,geri çekilmek,geri tepmek | نَكَصَ ـُِـ نَكْصاً و نُكُوصاً و مَنْكَصاً عَلَي ، عَنْ |
geri adım atmak,geri gitmek,geri dönmek,gerilemek,ricat etmek,çekilmek,vaz geçmek | تَرَاجُعٌ (ج) تَرَاجُعَاتٌ : إِنْسِحَابٌ |
çok mal,servet,davar,arı sürüsü,taburu,geri,devlet kişiden kıçınlamak,geri geri gitmek | دَبْرٌ (ج) دُبورٌ |
adam bir nesneden korkarak geri geri gitti,geri döndü | كَأْكَأَ الرَّجُلُ : نكص و جبن |
geri çekildi,kıçı üzere geri döndü,geri durdu | نَكَصَ عَلَي عَقِيبَيْهِ |
kararından geri cayması,geri adım atması,geri çekilmesi | رجوع او تراجع او عدول عن قراره |
çıkarmak,geri döndürmek,götürmek,vermek,yayınlamak,yaymak,ilan etmek,geri göndermek,rücü ettirmek,vaz geçirmek,doyurmak,su içirilip geri getirmek | أَصْدَرَ : إِصْدَاراً عَنْ ، هُ |
geri çekilmek,geri dönmek geri kaçmak,püskürtülmek | تَقَهْقَرَ : تَقَهْقُراً |
geri çekilmek , geri dönmek geri kaçmak , püskürtülmek | تَقَهْقَرَ : تَقَهْقُراً |
gecikip geri döndü,geri geri gitti | إِقْعَنْسَسَ : تَأَخَّر و رَجَعَ إِلَي خَلْفَ |
geri dönmek,dermek,geri çevirmek,geri göndermek,taziyede ( إنا لله و إنا إليه راجعون) ayet-i kerimesini okumak,gizli sesle tekrar etmek | رَجَّعَ : تَرْجِيعاً |
bir şeyi geri almak,geri istemek,geri çekmek,rücü etmek,bir bela bir musibet vaktinde | إِسْتَرْجَعَ : إِسْتِرْجَاعاً مِنْ |
bir şeyin geri verilmesini talep etmek,verdiğini geri almak,geri çekmek,geri çekilmek,keder ve belaya mazhar oldukta işbu (إنا لله و إنا إليه راجعون) ayetini zikir etmekle izhar-ı tevekkül etmek,İnna Lillahi ve İnna İlleyhi Raciun demek,rstorasyon,restore | إِسْتِرْجَاعٌ (ج) إِسْتِرْجَاعَاتٌ : إِسْتِرْدَادٌ ، إِسْتِعَادَةٌ ، سَحْبٌ و فِي القُرْآن الكَرِيمِ |
tecrit,uzlet,yalnızlık,izolasyon,yalnızlık,yalnızca ayrılmak,işten çekilme,ayrılma ,emeklilik,inziva,köşeye çekilme ,izolasyon,ayıplamak,yalnızca ayrılmak,tecrit,izolasyon,işten çekilme,ayrılma,emeklilik,inziva,köşeye çekilme,izolasyon,tecrit,uzlet,yalınızca ayrılmak,ayıplamak | عُزْلَةٌ : وحدة |
askeri çekilme | إنسحاب عسكري |
geri çekilme | إِنْسِحَاب (ج) إِنْسِحَابَاتٌ مِنْ ، عَزْلٌ |
kısmi çekilme | اِنسحاب جزئي |
derhal çekilme | إنسحاب فوري ، إنسحاب فورا ، إنسحاب حالا |
çekilme yarığı | شَقُّ التَّقَلُّصِ |
çekilme (as,coğ) | إنسحاب ، تنحي ، عودة ، مفارقة ، إنزواء ، عزلة ، قلوص ، حركة الجزر ، رجوع البحر، إنصراف ، قلوص ، تقبض ، إنكماش |
nihai çekilme | إنسحاب نهائيّ |
geri çekilme | إِنسحاب |
güvenli geri çekilme | إنسحاب آمن |
kesin geri çekilme | إنسحاب نهائي |
geri çekilme tamamlandı | أُكْتُمِلَ الإِنْسِحَابُ |
kısmi geri çekilme | إِنْسِحَابٌ جُزْئِيٌّ أَوْ تَدْرِيجِيٌّ مِنْ |
kısmi geri çekilme | إِنْسِحَابٌ جُزْئِيٌّ مِنْ |
külli geri çekilme | إِنْسِحَابٌ كُلِّيٌّ |
fotoğraf tamamlandı | إِكْتَمَلَتِ الصُّورَةُ |
fotoğraf tamamlandı | إكتملت الصورة |
görev tamamlandı | إِكْتَمَلَتِ المُهِمَّةُ |
hazırlıklar tamamlandı | إِكْتَمَلَتِ الإِسْتِعْدَادَاتُ |
hazırlıklar tamamlandı | إِكْتَمَلَتِ التَّحْضِيرَاتُ |
soruşturma tamamlandı | إِكْتَمَلَ التَّحْقِيقُ |
rapor tamamlandı | أُكْتُمِلَ التَّقْرِيرُ |
geri çekilme tamamlandı | أُكْتُمِلَ الإِنْسِحَابُ |
yeter sayı bulundu,tamamlandı | إِكْتَمَلَ النِّصَابُ |
kavim tamamlandı,toplanıp tamam oldu | تَتَامَّ القَوْمُ |
bina tamamlandı,tamam olup bitti | تَمَّ البِنَاءُ |
iş tamam olup serencam buldu,tamamlandı | إِسْتَذْنَبَ الأَمْرُ : تَمَّ و إِسْتَتَبَّ |
nesne tamamlandı,tam oldu,bitmiş oldu,kemalini buldu | تَكَمَّلَ الشَّيْئُ |
nesnenin parçaları,sıfatları tamamlandı,tamam oldu,mükemmel oldu | إِكْتَمَلَ الشَّيْئُ : تَمَّتْ أَجْزَاؤُهُ و صِفَاتُهُ |
nesne tamamlandı,tam oldu,mükemmel oldu | إِكْتَمَلَ الشَّيْئُ |